Adalet İçin, Geleceğimiz İçin, Şimdi Birlik Günü
Hollanda’da yaşıyoruz. Bu ülkenin vatandaşıyız. Yıllardır çalışıyor, vergi veriyor, çocuklarımızı bu topraklarda büyütüyoruz. Ama aynı zamanda da çok iyi biliyoruz ki, bu topraklarda herkes eşit muamele görmüyor.
Özellikle Türkiye kökenli vatandaşlar ve diğer azınlıklar, defalarca sistemin adaletsizliğine uğradı.
Devletin Hatası, Halkın Yarası Oldu
En dramatik örneklerinden biri, çocuk bakım yardımı skandalıydı.
Vergi dairesi, yıllar boyunca binlerce Türkiye kökenli aileyi sahtecilikle suçladı. Çocukları ellerinden alındı, evleri dağıldı, hayatları mahvoldu.
Sonra anlaşıldı ki: Bu aileler masumdu.
Yapılan ayrımcılık, sadece maddi değil, manevi bir yıkım getirdi. Devlet bunu kabul etti. Tazminatlar ödendi, ödenmeye devam ediyor. Ama bu ödemeler ne çocukların yaşadıklarını geri getirir, ne ailelerin gözyaşını siler.
İşte bu yüzden:
Adalet için güçlü, demokratik bir hükümete ihtiyacımız var.
Hakkımızı savunacak bir sisteme, bize kulak verecek bir parlamentoya ihtiyacımız var.
Görüntü Değil, Gerçek Temsil İstiyoruz
Bugün bazı partiler, Türk mahallelerini karavanlarla gezerek, Türkçe konuşarak, sosyal medyada boy göstererek bizden oy toplamaya çalışıyor.
Ama bu görüntüler, bu samimi pozlar, bizim gerçek sorunlarımızı çözmüyor.
9 yıldır Denk Partisi mecliste. Peki ne değişti?
1. Gençlerimiz için eşit işe alım mı sağlandı?
2. Polis ayrımcılığına karşı yasa mı çıktı?
3. Sosyal konutlar Türkiye kökenli ailelere eşit mi dağıtıldı?
Hayır.
Denk’e verilen oylar, sadece görüntüde temsil sağladı. Gerçekte ise azınlıkların siyasi etkisini daralttı, sağcı partileri güçlendirdi. Çünkü ayrımcılıkla ayrımcılığa karşı koyulmaz.
Gerçek Güç, Gerçek Demokrasiyle Gelir
Bugün mecliste neredeyse her partide Türkiye kökenli adaylar var. Wilders’in aşırı sağ partisi hariç, PvdA, D66, GroenLinks, Volt, SP gibi partilerde bizim dilimizi, kültürümüzü bilen insanlar var.
Yani..
1. Sadece bir partide sıkışıp kalmak zorunda değiliz.
2. Gerçek temsil sadece etnik kimlikten ibaret olmamalı.
3. Hedefimiz çözüm olmalı, güç olmalı, adalet olmalı.
Bu Seçim… Geleceğimizin Dönüm Noktası
Şimdi Hollanda’da yeni bir hükümet kurulacak.
Bu hükümetin yapısı, sadece Hollanda’nın değil, bizim de kaderimizi belirleyecek.
Çocuk bakım skandalından, ayrımcılığa uğrayanlara tazminat hakkına kadar tüm bu yaşanmış adaletsizlikler bize şunu gösteriyor:
1. Güçlü bir demokrasi, güçlü bir azınlık korumasıdır.
2. Adaletli bir koalisyon, bizim de sesimizi duyurur.
3. Birlikte yaşamak için, birlikte hareket etmeliyiz.
O Zaman Ne Yapmalıyız?
1. Görüntüye değil, gerçeğe oy verelim.
2. Konuşana değil, çözüm getirene destek verelim.
3. Din, dil, köken siyasetine değil; demokrasiye, adalete ve eşitliğe oy verelim.
Çocuklarımız için, gençlerimiz için, yaşadığımız mahalleler, gittiğimiz okullar ve çalıştığımız işler için…
Oyumuzu çözüme, oyumuzu geleceğe verelim!
Bugün birlik günü.
Bugün çözüm için ses olma günü.
Bugün ayrımcılığa karşı adaletin yanında olma günü.
Hollanda bizim de ülkemiz.
Bu ülkenin eşit ve onurlu yurttaşları olarak, ayrımcılık yapmadan, sesimizi yükseltme zamanı şimdi…
The post Oyumuzun Gücü Var… first appeared on Hollanda Haberleri.