“Orta Doğu’da barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor”

5 gün önce 64

Screenshot 20250626 005506 Chrome

Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’nin ardından yaptığı basın toplantısında, İran ile İsrail arasında sağlanan ateşkes ile ilgili olarak, “Fiili ateşkes ilanının en kısa sürede kalıcı sükûnete tahvil edilmesini ümit ediyoruz. Orta Doğu’da barışın temini için, müttefikler dâhil, herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda’nın Lahey şehrindeki gerçekleştirilen NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’nin ardından bir basın toplantısı düzenledi.

kadın 56 bin Gazzelinin hayatını kaybettiğini, yine çoğu çocuk ve kadın 129 bin Gazzelinin yaralandığını hatırlattı.

“GAZZE’DEKİ İNSANİ TRAJEDİ, İNSANİ FELAKETE DÖNÜŞMÜŞ DURUMDA”

Gazze’nin yüzde 80’inin yıkıldığını, sağlık altyapısının yüzde 95’inin tahrip olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kiliseler, camiler, okullar ve hastanelerin bombalandığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 milyonu aşkın Gazzelinin yıkıntılar arasında, tepelerine sürekli bombalar yağarken, çok zor şartlar altında hayatta kalma mücadelesi verdiğini ifade ederek, şunları kaydetti: “İsrail hükûmeti en temel ihtiyaç maddelerinin dahi Gazze’ye girişine engel çıkartıyor. İsrail’in engellemeleri ve saldırıları sebebiyle Gazze’deki insani trajedi, insani felakete dönüşmüş durumda. Vicdan sahibi hiçbir insan, böyle bir vahşete sessiz kalamaz. Bebekler uyurken susulur, bebekler öldürülürken susulmaz. Buradan insan hayatına değer veren herkesi zulme karşı seslerini yükseltmeye çağırıyorum. Ancak uluslararası toplumun, bilhassa ilgili kurumların İsrail’i durdurmakta yetersiz kaldığını müşahede ediyoruz. Hiçbir kural tanımayan, uluslararası hukuku açıkça ihlal eden İsrail, ihlallerine her geçen gün yenilerini ekliyor. Bir defa şunun iyi anlaşılması şart, İsrail bölgeyi istikrarsız hâle getirerek, kendi halkının güvenliğini sağlayamaz. Bölgedeki tüm ülkeler gibi İsrail’in de güvenliği komşularının istikrarından, huzurundan ve refahından geçmektedir. Yaşananlar 1967 sınırları temelinde coğrafi bütünlüğü haiz iki devletli çözümün kaçınılmaz olduğunu bir kez daha bizlere hatırlatmaktadır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, amaçlarının tüm halkların, tüm inançların yan yana, barış içinde yaşadığı bir sulh ikliminin tesisi olduğunu belirterek, “Biz bin yıldır aynı topraklarda yaşıyoruz. İnşallah ebediyen de orada yaşamaya devam edeceğiz. Dolayısıyla tüm bölgenin selameti için acı da olsa, rahatsız edici de olsa hakikatleri cesaretle söylemeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

yaşayan Kürtlere nasıl bir mesaj vereceğine yönelik soru üzerine de şunları kaydetti: “Bölgede yaşayan Kürt vatandaşlarımla, Cumhurbaşkanları olarak bizim herhangi bir sıkıntımız yok. Şu anda gayet iyi gidiyor. Parlamentoda güçlü bir potansiyele sahipler. Onların böyle bir sıkıntısı olmadığına göre, bu yürüyüş, bu gidiş… Randevu istediler, ben de rahmetli Sırrı Süreyya ile birlikte Pervin Hanım’ı kabul ettim. Cumhurbaşkanlığında arkadaşlarımla beraber kendileriyle görüştük. Zannediyorum şimdi yine bir randevu talepleri var ve bu randevu taleplerini de yakın zamanda gerçekleştireceğiz, kendileriyle görüşmelerimizi yapacağız. Herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Benim ülkemde Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Arap’ıyla hepimiz biriz ve ülkemin bütünlüğünü de korumak benim de görevimdir. Bunu da en güzel şekilde sürdüreceğiz dedi

Makalenin tamamını oku