Kayyumun Gölgesinde 9 Eylül 

9 Eylül… İzmir’in kurtuluşu. Emperyalizmin denize döküldüğü, Anadolu’nun yeniden ayağa kalktığı gün.

Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının yarattığı mucize, yalnızca İzmir’i değil, bir ulusun onurunu kurtarmıştı. Dün o günü yine coşkuyla kutladık. Fakat coşkunun üzerine kara bir perde çekilmişti; gökyüzünü kara bulutlar değil, kayyum karanlığı kapladı.

Türkiye haftalardır bir kayyum tartışmasının içinde. Bu tartışmanın odağında CHP İstanbul İl Başkanlığı’na yapılan atama bulunuyor.

Hukuki bir temele dayanmayan bu tasarruf, iktidarın “çivi çivi söker” anlayışıyla her krizin üstünü daha büyük bir krizle örtmesinin yeni bir örneği.

Milletin gerçek meseleleri ise hasıraltı ediliyor. Bu ülke sürekli bir “yangın hali”ne mahkûm ediliyor.

Ama asıl yangın başka yerde. Üç gün içinde iki acı haber: İzmir’de 16 yaşında bir lise öğrencisi karakola saldırdı, iki polisimiz şehit oldu. İstanbul’da 19 yaşında bir genç cumhuriyet savcısını öldürdü.

Çocuk yaşa kadar inen şiddet… Bu, yalnızca güvenlik zafiyeti değil; Cumhuriyet’in aydınlanmacı düzeninden kopuşun, toplumsal çöküşün aynasıdır.

Tam da bu ortamda Milli Eğitim Bakanı “kız ortaokulları açacağız” diyor. Arkasından kız liseleri, ayrı üniversiteler, ayrı işyerleri…

Cumhuriyet’in eşit yurttaşlık anlayışına, Atatürk’ün “kadın ve erkeği omuz omuza” kurduğu toplumsal yapıya karşı açık bir meydan okuma.

Siyasal oyunların, sosyal çözülmenin gölgesinde bir de ekonomik tablo var. BDDK verileri açık: Mayıs ayında borcunu ödeyemediği için takibe düşen yurttaş sayısı yüzde 38 arttı.

İlk beş ayda 1 milyon 38 bin kişi borcunu ödeyemedi. Toplam sayı 4,1 milyona dayandı. Türkiye Bankalar Birliği verileri daha da çarpıcı: Batık krediler yüzde 88 arttı, 513 milyar liraya ulaştı.

Halk hem cebinde hem yüreğinde ağır bir borç yükü taşıyor.

Ve iktidar hâlâ gündem mühendisliğiyle vakit harcıyor.

Ama vatandaşın mutfağında yangın var. Çocuklarımızın geleceği kararıyor. Cumhuriyet’in eşitlikçi eğitim anlayışı parçalanıyor.

Ulusun moral değerleri eriyor.

9 Eylül’ün hatırlattığı şey yalnızca bir askeri zafer değildir. O gün, halkın bağımsızlık için ayağa kalktığı gündür. Bugün bize düşen, aynı iradeyi barış, refah ve adalet için gösterebilmektir.

Unutmayalım: Ulusu ayakta tutan şey, refahın, adaletin ve özgürlüğün eşit paylaşımıdır. Bunlar çürürse, geriye sadece hamasi nutuklar kalır.

The post Kayyumun Gölgesinde 9 Eylül  first appeared on Hollanda Haberleri.