AMSTERDAM – 23 Haziran 2025 Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, NATO Zirvesi öncesinde Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da düzenlenen “Dönüşen Güvenlik ve Enformasyon Temelli Tehditler Karşısında Türkiye ve NATO” başlıklı panele video mesaj yoluyla katıldı. Altun, NATO’nun değişen küresel güvenlik ortamına karşı uyum yeteneğine dikkat çekerek, Türkiye’nin hem bölgesel hem küresel barış ve adalet adına yoğun diplomatik çabalar yürüttüğünü belirtti.
“Dezenformasyon, günümüzün en ciddi güvenlik sorunlarından biri”
Altun, konuşmasında son on yılda teknoloji temelli hibrit tehditlerin, bilgi manipülasyonlarının ve dezenformasyonun küresel güvenlik sorunlarına dönüştüğünü söyledi. Stratejik iletişim ve kamu diplomasisinin NATO üyesi ülkelerin güvenlik yaklaşımlarında giderek daha merkezi bir rol oynadığını ifade eden Altun, “İttifakın bu tür tehditlerle mücadele kapasitesini güçlendirmek artık kaçınılmazdır,” dedi.
Türkiye’nin yalnızca askeri değil, aynı zamanda stratejik iletişim ve kriz yönetimi alanlarında da önemli katkılar sunduğunu vurgulayan Altun, müttefik ülkelerle ortak iletişim stratejileri geliştirmeye hazır olduklarını ifade etti.
Uzmanlar: Türkiye, NATO’nun iletişim gücünü pekiştiriyor
Panele Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Prof. Dr. Giray Sadık, Radboud Üniversitesi’nden Dr. Laurien Crump, Utrecht Üniversitesi’nden Dr. Nathan Meershoek ve Vrije Universiteit Amsterdam’dan Dr. Patrick A. Mello katıldı. Moderatörlüğünü Prof. Kılıç Buğra Kanat’ın yaptığı panelde, değişen güvenlik ortamı, Avrupa savunma mimarisi ve Türkiye’nin rolü gibi başlıklar tartışıldı.
Prof. Sadık, Türkiye’nin Avrupa’daki en büyük NATO üyesi olarak askeri gücünü güçlü bir iletişim stratejisiyle desteklediğini belirtirken, “Hibrit tehditler, dezenformasyonla barış ve güvenliği tehdit ediyor. Bu dönemde iletişim hiç olmadığı kadar önemli hale geliyor,” dedi.
Crump: “Türkiye çifte standartlardan uzak duruyor”
Radboud Üniversitesi’nden Dr. Crump, Türkiye’nin Gazze ve Ukrayna konularında tutarlı bir tavır sergilediğini ifade ederek, “Avrupa ülkeleri Rusya’yı uluslararası hukuku ihlal ettiği gerekçesiyle yaptırımlarla cezalandırırken, İsrail’e karşı hiçbir adım atılmaması ciddi bir çifte standart örneğidir. Türkiye ise bu konuda tutarlılığıyla öne çıkıyor,” dedi.
Crump ayrıca, Türkiye’nin hem Ukrayna’da hem de Ortadoğu’da yapıcı ve arabulucu bir rol üstlenebilecek kapasiteye sahip olduğunu belirtti.
Avrupa güvenliği ve Türkiye’nin savunma sanayii katkısı
Utrecht Üniversitesi’nden Dr. Meershoek, Avrupa Birliği’nin savunma harcamalarını artırma planlarını değerlendirirken, Türkiye’nin AB savunma mimarisine katkısının AB-Türkiye ilişkilerindeki anlaşmalara bağlı olacağını söyledi. Meershoek ayrıca, AB’nin karar alma süreçlerinde yaşadığı tıkanıklıklara dikkat çekti.
Almanya askeri harcamalarını artırıyor
Vrije Universiteit Amsterdam’dan Dr. Mello ise Rusya-Ukrayna savaşının ardından Almanya’nın savunma politikalarında önemli değişiklikler olduğunu belirterek, F-35 alımları ve doğu Avrupa’ya asker sevkiyatlarını örnek gösterdi. Mello, “Avrupa, ABD’ye olan askeri bağımlılığını azaltmak istese de şu an için bu bağımlılık artıyor,” dedi.
Panel, katılımcıların birlikte verdiği hatıra fotoğrafıyla sona erdi.
Haber:Sedat Tapan